ENDÜLÜS VE GİTAR
GİTAR VE İSPANYA İLE MÜZİK
FORUM ALATURKABOSPHORUS İSTANBUL
MUHARREM FERİT AYDINOĞLU
Haliç Üniversitesi ( İstanbul ) Devlet Konservatuvarı
İspanyol müziğinin temelinde
Ladino-Arabesk müzik kültürü vardır
Tarihi süreç içinde
İspanya diye bir devlet kurulmadan önce
Bölgenin Tarık Bin Ziyadın fethiyle
711 - 1492 arasında bir Arap Kültürü bölgesi olup
Avrupa'da bilim ve sanat yokken
Emevilerin Endülüste oluşturduğu
Bilim ve sanat ile birlikte musıkinin geliştiği
Eski İspanya'da müzik yapanların çoğunluğunu
Araplar ve Yahudiler ile
Sonraki dönemlerde çeşitli ülkelerden göçmenler ve
Örneğin Romen Çingenelerinin
Ve danscılarının oluşturduğu bilinmektedir
Tarihte bölgedeki ( İspanya - Endülüs )
İlk konservatuvar olan ve Emeviler tarafından kurulan
Tüm eğitmen kadrosunun Arap Emevilerden oluştuğu
Ve kadrosunda hristiyan veya yahudi eğitmenlere yer verilmeyen
Granada Konservatuvarında imal edilen Fretless Gitar
Türk musikisi sistemini bünyesinde barındırdığı için
Ve öğrencilerinin büyük bir çoğunluğunun
Yahudiler ( Ladino Sefarad ) ve
Endülüs Müslümanlarından oluştuğu için
İspanyolların kültür ve sanat yerine
Daha çok sömürgeci ruhuyla
Ticaretle uğraştıklarından dolayı
İlk başlarda İspanyolların
Gitar ve Ladino-Arabesk müziğe
İlgi göstermedikleri bilinmektedir
İspanyolların Gitar denilen çalgıya
Rağbet göstermemesinin temelinde
Gitarın bir Ud-Tar birleşimi
Ve Endülüs İslam ( Arap ) çalgısı olması
İlk imal edilen Gitarların
Fretless Gitar türü olup
Bünyesinde Türk Musiki Sistemini barındırdığından dolayı
İspanyolların bu tür gitarlardaki sistemi algılayacak
İcra yeteneklerinin olmamasından kaynaklanmaktadır
Bölgede günümüzdeki Hristiyan Batı Müziğinin gelişimi ise
1492 ’den sonra Ferdinand ve Isabella yönetiminde
Hristiyanların bir ölçüde siyasal birlik elde ederek
Yahudi ve Arapların soykırımla yok edilmeleriyle
Atilla türü gitar denilen
Fretless Gitarlara perde ilavesi
Ve isminin Kastilya Gitarı olarak
Değiştirilmesi
Ve İspanyolların bu gitar ile batı müziklerini icra etmeye
Başlamalarıyla olmuştur
Atilla türü gitardaki bu Atilla isminin sebebi ise
Tarık Bin Ziyad'ın ordusundaki
Çeşitli müslüman uluslardan askerlerin yanı sıra
Demirci ustası,marangoz veya mimar gibi
Çeşitli meslek gruplarından üstadların
Ve aynı zamanda bu toplulukta
Türk Musıkisi Sistemini bilen ustaların bulunması
Ud ile Tar enstrümanlarını birleştirip sentezleyerek
Gitar imalatını gerçekleştirmeleri sonucudur
Dolayısıyla Gitar'ı imal edenler
Ve sonraki dönemde
İspanyollara Gitar eğitimi verenler
Endülüs müslümanlarıdır
Dünyadaki ( Elektro Gitar hariç ) bütün Gitar modelleri
M.s 720 - 1490 arasında
Emeviler tarafından üretilmiş olup
Dışında kalan modeller
Emevilerin ürettiği modellerin taklitleridir
İspanya’da birçok bölge
Kendi tarih ve kültür birikimi içinde
Kapalı bir biçimde gelişmiştir
Bu bölgelerin kendilerine özgü sanatsal karakteristikleri ve
Konuşma dilleri de farklıdır
Kastilya, Katalonya, Bask, Galiçya gibi
Bu bölgeleşme gelişen
Hristiyan batı müziğinede yansımıştır
1492 ’den sonra Ferdinand ve Isabella yönetiminde
Hristiyanların bir ölçüde siyasal birlik elde etmeleriyle
Batı tarzı müzik ve sanat başlamıştır
Baladlardaki kahramanlık öyküleri
Acıklı olaylar ve aşk öyküleri
Müzik temalarını oluşturmuştur
Baladlar aslında halkın ürettiği müzikli destanlardır
Zamanla saray müzikçileri baladları üç dört sesli işlemeye
Gitar veya vihuela adlı
Gitar ile lavta arasındaki
Çalgının eşliğinde söylemeye başlamışlardır
( Lavta denilen çalgı
Türk Musikisi enstrümanı Ud'un bir
Versiyonudur
Lavta ve Gitar, İspanyol üretimi değildir
Dolayısıyla Vihuela isimli çalgı
Bir İspanyol üretimi çalgı olamaz )
16. ve 17. yüzyılda birçok bestecilerin
Vokal ve çalgısal besteleri
Toplu ciltler halinde yayınlanmıştır
Luis de Milan’ın Efendi
( El Maestro 1535 )
Enriquez de Valderabano’un Sirenlerin Şarkısı
( Silva de Sirenas 1547 )
Miguel de Fuenllana’nın Orfe’nin Liri
( Orphenica Lyra 1554 )
Bu tür albümlerin en ünlüleridir.
Bu bestelerin tümü 6 telli vihuela için yazılmıştır
17. yüzyılda ise
İspanyol Müziğinin karakteristiği olarak bilinen
Emevilerin üretimi
Orjinal Gitar ile ilgisi olmayan
5 telli ve perdeli " İspanyol Gitarı " denilen
Gitar türü imal edilmiştir
Bu dönemde İspanya dinsel müzik dalında
Çok büyük isimler yetiştirmiştir
Örneğin : Tomâs Luis de Victoria’nın 1605’teki
Requiem Missa’sı bir başyapıttır
GİTAR VE İSPANYA İLE MÜZİK
FORUM ALATURKA BOSPHORUS ISTANBUL
MUHARREM FERİT AYDINOĞLU
Halıç Üniversitesi ( İstanbul ) Devlet Konservatuarı
ENDÜLÜS MÜZİĞİ VE GİTAR
AYHAN YILMAZ ÖZTÜRKGİL
Fatih Üniversitesi ( İstanbul ) Devlet Konservatuvarı
FORUM ALATURKABOSPHORUS İSTANBUL
Genel olarak Endülüs Müziği ve Gitar ile ilgili
Forumda bir çok yazı yayınlandı
En açıklayıcı makale Ahmet Çetin'e ait
Makaleyi aşağıya alıntıladım
Benim aktarmak istediğim
Endülüs Müziği ve Gitar ile ilgili
Ahmet Çetin'in yazısına, sadece bir kaç ilave olacaktır
Ahmet Çetin yazısında
Gitar'ın kökeninin
Tar denilen Orta-Asya Türk Çalgısı olduğunu
Tar denilen çalgının
Endülüste Emeviler tarafından geliştirildiğini
Dolayısıyla
Gitar'ın bir Endülüs ve Arap-Emevi çalgısı olduğunu
Belirtiyor
Elbette,bu açıklamalar gerçektir
Kesinlikle doğrudur
Bu konuda Ahmet Çetin'in yazısından daha önce
Berlin'de yayınlanan
Freie Welt Music Zeitschrift isimli
Müzik dergisinde
( Manheim Hochschule für Musik und darstellende Kunst )
Manheim Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi
Mezunu olan,Alman müzisyen
Wolf Agustine ( Alperen ) Reynard'ın
Yazısı vardı
Wolf Reynard yazısında özetle
Endülüs Müziği diye,video sitelerinde yayınlanan müziklerin
İspanya eksenli Yahudi müziği olduğunu
Ancak,ortada İspanya diye bir devlet olmadan önce
Bölgenin Arap-Emevi egemenliğinde olduğunu
İlk Gitar imalatını yapanlarında
Endülüs Emevileri olduğunu
Endülüs'te Emevilerin
Bilim ve medeniyet ile birlikte
Kültür ve sanat'ı da zirveye çıkarttığını
O dönemdeki
Bölgenin en büyük Konsertavuvarını kuranların
Müslüman müzik üstadları olduğunu
Endülüs Müziği diye bir müzik tarzının ortaya çıkmasında
Burada yaşayan Yahudilerden daha çok
Emevilerin etkisinin olduğunu belirtiyor
İspanyada katledilen Yahudilere
Osmanlı Devletinin sahip çıktığını
Osmanlı'nın,Selanik kentini
Bir Yahudi şehri haline getirdiğini belirtiyor
Endülüs müziği diye yayınlanan videolardan
Aşağıdaki verdiği örneğin
Sefarad ( İspanya Yahudisi ) müziği olduğunu belirtiyor
Ancak bunun tam manasıyla
Bir Endülüs müziği anlamına gelmediğini belirtiyor
https://www.youtube.com/watch?v=3207t2leS0M
Wolf Reynard yazısında
Yahudi müzik sistemi diye,bir müzik sisteminin olmadığını
Yahudilerin kullandıkları sistemin
Türk Musiki Sistemine ait olan
Pentatonizm-Tonalizm-Motalizm olduğunu belirtiyor
Yahudi Müziği olarak örnek bir eser linki daha veriyor
Bu eserde
Türk Musikisi Sisteminin açıkça görüldüğünü belirtiyor
https://www.youtube.com/watch?v=3kdFhvIzl8c
Wolf Reynard yazısında
Selanik'li müzisyen Dimitrije Alexio Theodoros tarafından
Kendisine,Nikolos etiketiyle hediye edilen,kaset içinde
Dinlediği Yunan müziklerindeki Motalizm kalıplarının
Türk Musiki Sistemi olduğunu belirtiyor
Selanik veya Yunan müzik sistemi diye
Bir musiki sisteminin olmadığını belirtiyor
Aşağıdaki Selanik-Nikolos etiketli video örneğini veriyor
https://www.youtube.com/watch?v=437qKEOyWG0
Wolf Reynard yazısında
Macar ve Bulgar müziklerindede aynı
Türk Musiki Sistemi olduğunu belirtiyor
Macarların etnik kökeninin Hun Türkleri olduğunu
Bulgarların etnik kökeninin ise GökTürkler olduğunu belirtiyor
Bulgar müziğine örnek aşağıdaki video örneğini veriyor
https://www.youtube.com/watch?v=hz1k9XEnqgM
Macar müziğine örnek olarak
Vittorio Monti'nin Czardas isimli eserinin
Video örneğini aşağıda veriyor
https://www.youtube.com/watch?v=GPXjNVOX7wQ
Wolf Reynard yazısında
Selanikte,etkin kültür Önce Yunanlılar
Osmanlı döneminde Yahudiler
Osmanlıdan sonra,yine Yunan kültürü ise
Ve bu etkin kültürler içinde dahi
Müzik sistemi olarak
Türk Musikisi sistemi kullanılıyorsa
Endülüstede Arap-Emevi ( İslam ) kültürünün
Hakim olması ile birlikte
Müzik sisteminin,Türk Musiki sistemi olmaya
Devam ettiğini
Selanikte veya Endülüste
Türk musiki sistemi dışında
Farklı bir müzik sisteminin var olmadığını
Belirtiyor
Wolf Reynard yazısında
İran ve Arap Müziğinede bir örnek veriyor
İran Müziğine Örnek Video
https://www.youtube.com/watch?v=iZOAIuoNWEU
Arap Müziğine Örnek Video
https://www.youtube.com/watch?v=SnrtdUhdLCY
https://www.youtube.com/watch?v=ChBtH5ckJzI
İran ve Arap Müziklerininde
Türk Musiki Sistemi içinde olduklarını belirtiyor
İran-Arap müzik sistemi diye,bir müsik sisteminin olmadığını
Belirtiyor
Wolf Reynard yazısında
Orhan Gencebay'ın müzik tarzının
Trioizm olduğunu
Ve Araplarla ilgisinin olmadığını
Türk Musiki sistemi olduğunu
Belirtiyor
https://www.youtube.com/watch?v=tAxbkqIz0bw
Wolf Reynard
Almanya'da yaşadığı sırada tanıştığı
İTÜ İstanbul Konservatuvarı Mezunu
Sibel Aylin isimli bir Türk'le evlendiğini
Müslüman olduğunu
Wolf Agustine Reynard adını
Wolf Alperen Reynard olarak değiştirdiğini
Bağlama çaldığını
Ve Türk Müziği üzerine
Araştırmalar yaptığını belirtiyor
Wolf Reynard yazısında
Önce Pentatonizm sonra Tonalizm
Akabinde Motalizm ve Trioizmin geliştiğini
Pentatonizm-Motalizm ve Trioizmin
Türk Musiki Sisteminin varyasyonları olduğunu
Herkesin bunu kabul ettiğini
Tonalitenin ise Batı Müzik Sistemi olarak
Görüldüğünü
Ancak,Tonalizm denilen sistemin
Batı Müziğine ait olamayacağını
Bir oktavlık ses içindeki dizide
Tam ve yarım seslerin olduğunu
Yarım seslerin değişmediğini
Tam seslerin ise,komasal olarak bölündüğünü
Örneğin,Do-Re arasında,önce Do - Do Diyez - Re olarak
Arada tek ses olarak bölündüğünü
Daha sonra komasal olarak bölünerek,9 ses haline geldiğini
Batı sistemindeki Diyez-Bemol şeklinde
Yani,Do - Do Diyez ( Aynı zamanda Re Bemol ) ve Re şeklinde
Bölünme olmadan önce
9 komasal sese bölünmesinin mümkün olmadığını
Komasal sisteme geçenlerin
Daha önce Tonaliteyi icat ettiklerini,kullandıklarını
Tonalitenin Motalizm'den önce kullanılan
Ara geçiş formu olduğunu
Tonaliteyi icat edemeyenlerin,Motalizme geçemeyeceğini
Dolayısıyla,tüm formların mucitlerinin
Aynı mucitler olduğunu belirtiyor
Wolf Reynard yazısında
Osmanlı Musikisi ile Türk Musikisi diye bir ayrımın
Söz konusu olamayacağını
Kazak Enstrümanı Dombra Pentatonizm-Tonalizm
THM Enstrümanı Bağlama'da ise
Pentatonizm-Tonalizm ve Motalizm mevcut olduğunu
Tambur'da Motalizm biraz daha ayrıntılı olduğunu
Bağlama'ya THM Enstümanı
Tambur'a TSM Enstrümanı denilebileceğini
Ancak Sanat Müziğine Osmanlı Müziği
Halk Müziğine Türk Müziği demenin hata olduğunu
Tümünün,Türk Musikisi Sisteminin varyasyonları
Neticesi üretildiğini belirtmiştir
Batı müziği sistemi olarak lanse edilen
Tonalizm'in ise
Türk Musikisi Sistemi içinde
Pentatonizm ile Motalizm arasında
Bir ara geçiş formu olduğunu
Batılıların Tonalite'nin mucidiymiş gibi
Sahiplenmelerinin ve kullanmalarının asıl sebebinin
Motalist icrayı beceremediklerinden dolayı
Tonaliteyi kullanmak zorunda kalmalarından
Kaynaklandığını
Türk Halk Müziğinde,Do Kararlı Müstezat Dizisine
Türk Sanat Müziğinde,Çarğah Makamı
Batı Müziğinde ise,Do Majör Tonu denilmesiyle
Farklı bir müzik türü oluşturulamayacağını
Türk Musiki Sistemi içinde kalındığını
Dünya'da Türk Müziği Sistemi dışında
Farklı bir müzik sistemi oluşturulmasının
Mümkün olmadığını belirtmiştir
Bu yazıdan özetle anladığımız
Dünyadaki tüm müzik formlarının
Türk Musiki Sistemine ait olduğudur
Ayrıca Wolf Reynard yazısında
Chord sistemindeki yedililerden
Bahsetmiştir
Bu konuyla ilgili örnekler vermiştir
Bazı alıntılar eklemiştir
Alman Gitarist
Carl Dietrische Chodwig
( Ludwig ) den bahsetmiştir
Carl Chodwig
Gitar Metodlarında ve gitar ile ilgili bestelerde
Ve armonikleştirilen eserlerde
Çokça rastlanan
Yedililer veya Dominant Yedililer gibi
Chord sistemlerinin
Kullanılıp kullanılmamasının
Eserleri icra edenlerin
Kendi duygu ve düşüncelerine
Ve kişisel tercihlerine göre değişebileceğini
Yedililer yerine
Farklı Triad Chord'lar kullanılabileceğini
Yedililer yerine Triad Chord'ların kullanılmasının
Enstrüman hakimiyetini arttıracağını
Bilhassa Türk Müziği eserlerinde
Yedililer yerine kullanılan
Triad Chord'ların
Bu tür eserlerdeki
Türk melodik yapı zenginliğini
Daha anlaşılır hale getirdiğini
Triad Chod'lar ile
Melodilerin sanki daha sade ve aslına uygun
Katkısız Naturel ( doğal ) olarak
Daha fazla güzelleştiğini
Triad Chord'lar ile
Melodik yapıdaki mevcut güzelliklerin
Daha fazla hissedildiğini belirtmiştir
Türk Musıkisi Sistemi
Ve melodik zenginlik deyince kastedilenin
Türkiye'deki veya diğer Türk Cumhuriyetlerindeki
Müzik kültürü olmadığını
İsrail Arabistan Romanya
Tunus Macaristan Mısır Yunanistan
Finlandiya Norveç Bulgaristan
Hindistan Kore ve Japonya gibi
Çok farklı ülkelerin müzik kültürünün
Temelinde
Türk Musıkisi Sisteminin
Melodik zenginliğinin yer aldığını
Belirtmiştir
Batı müziğinde melodik zenginlik
Ve güzellik olmadığından
Armoni ile zenginleştirilmeye
Ve güzelleştirilmeye çalışıldığını
Gitarda önce , sadece Triad Chord sistemi varken
Bu zenginleştirme ve güzelleştirmenin
Daha doğal ve daha hissedilir halde iken
Daha sonra yedililer ile
Daha fazla armonik olmasının düşünüldüğünü
Bu yüzden , aslında gitardaki yedililer ile
Melodik yapıdaki yumuşak insani duygunun
Robotik bir mekanikliğe dönüştüğünü belirtmiştir
Tek bir Gitarın kendi içinde
Yedili Chord kullanılarak
Armoninin zenginleştirilmeye çalışılması yerine
Aynı eserde iki ayrı gitarın kullanılarak
İki gitarında birbirlerinden ayrı
Triad Chord'lar kullanarak
Armoniyi zenginleştirmesinin daha doğal olacağını
Belirtmiştir
Veya tek bir gitarın yanında
Piyano , Org gibi farklı bir enstrüman ile
İkinci bir farklı Triad Chord kullanılmasının
Armoninin daha doğal ve güzel bir şekilde
Zenginleşeceğini
Yada yedili kullanmak yerine
Mevcut Triad Chord'un üstüne
Nefesli veya Yaylı , örneğin bir keman ile
TwoVoice Second Sound yapılmasının
Daha güzel olacağını belirtmiştir
Wolf Reynard ayrıca yazısında
Gitarda sağ el için kullanılan terimlerin
İspanyolcadan günümüze aktarıldığını
Pulgar kelimesinin sağ el baş parmağı anlamına geldiğini
Gitarda ” p ” ile gösterildiğini
İndice kelimesinin sağ el işaret parmağı anlamına geldiğini
Gitarda ” i ” ile gösterildiğini
Medio kelimesinin sağ el orta parmağı anlamına geldiğini
Gitarda ” m ” ile gösterildiğini
Anular kelimesinin sağ el yüzük parmağı anlamına geldiğini
Gitarda ” a ” ile gösterildiğini
Serçe parmağın özel bir durumunun bulunduğunu
Klasik Batı müziği parçalarında kullanılmayan bu parmağın
Daha çok flamenko gitar teknikleri sırasında tercih edildiğini
Flamenko gitar tekniklerinden biri olan rasquedo tekniği sırasında
Serçe parmağa büyük iş düştüğünü
Serçe parmağın Flamenko gitar çalışmalarında
s,e,c,x harflerinden biri ile ifade edildiğini belirtiyor
Bu harflerin anlamına ilişkin şunları aktarıyor
s = Sephardic Music ( İspanya Sefarad Yahudi Müziği )
e = Etnico Music ( Etnolojik İspanya Müziği )
c = Canario ( Kanarya Kuşu ) Cuervo ( Karga Kuşu )
Cante ( Flamenko şarkı )
x = Flamenko dışında kullanılmadığı için
Bilinmeyen parmak anlamında kullanıldığını belirtiyor
Wolf Reynard'ın yazısından aldığım özeti
Önemli kesitleri,kısaca burada noktalıyorum
Perdesiz Gitar ile ilgili
Feyyaz Ustaer ( Türk Gitar Platformu ) ve
Hasan Cihat Örter'in bir yazısını
Aşağıya alıntılıyorum,okuyunuz
FEYYAZ USTAER
TÜRK GİTAR PLATFORMU
https://turkgitar.net/hasan-cihat-orter-perdesiz-gitari-erkan-ogur-icat-etmedi/
Perdesiz gitar gerçekten çok güzel bir buluş
Özellikle Türk müziği için kullanıldığında
Dinleyenleri derinden etkileyebilen
Bir tınısı olduğunu kabul etmemiz gerekiyor.
Ülkemizde perdesiz gitar ile ismi özdeşleşmiş olan
Büyük bir usta var, Erkan Oğur
Bu enstrümanı ( veya enstrüman türünü diyelim )
Onun icat ettiğine dair bir çok söylenti var
Hatta bunun söylenti olduğunu bile düşünmüyordum
Ta ki az önce rastladığım bir gönderiye kadar
Biraz araştırınca fark ettim ki
Gerçekler bizim bildiklerimizden farklı.
Bir diğer çok değerli gitarist ve müzisyen üstadımız
Hasan Cihat Örter’in dün Facebook üzerinden paylaştığı gönderi ile
“ Perdesiz gitarın mucidi kim ” tartışmaları ortaya çıktı.
Bir yarışma programında perdesiz gitarı icat eden kişi sorulmuş
Doğru cevap olarak da “Erkan Oğur” verilmiş
Konuyla alakalı düşüncelerini Hasan Cihat Örter şu şekilde açıkladı :
PERDESİZ GİTAR
HASAN CİHAT ÖRTER
Perdesiz Gitarı kimse icad etmemiştir
Başlangıçta gitar zaten perdesizdi
Daha sonra Amerika da
E- Bow ( 9 volt pille çalışan, elektro yay ) denen manyetikler
Ses yükselten aparatla gelişti
Blues , Rock Müziğinde Batı da kullanıldı
Üstad Dostum Erkan Oğur 80 li yıllarda
Sezen Aksu, MFÖ gibi Gruplara ve Albümlere çalarak
Sahne performansları ile çok tanındı ve çok desteklenerek
Sanki Perdesiz Gitarı O bulmuş gibi lanse edildi
Sevgili Erkan bu Aleti Türk Müziğine kendi uslubu ile uyarlamış
Kendi tavrını jazz la geliştirmiş
Tuşesi şahsına münhasır, örmek olmuş
Yol açmış Değerli Bir Sanatçıdır.
Yoksa ben hem bu saza ( Perdesiz Gitar için )
Metod yazdım ( Erkana'da hediye ettim )
( Perdesiz Gitar ile ilgili ) Albümler yaptım
Youtube da örnekleri çok olan bir çok Sanatçıya çaldım.
Bir yarışmada da olsa
Adımın çok değerli Üstadlarla birlikte geçmesi beni mutlu etti.
İnşallah bu Perdesiz Gitar Edebiyatını
Ülkemizde daha çok ciddiye alırlar da
Bizim de bu emeklerimiz değerlenir
Hak ettiği yeri bulur
Bu müthiş sonorite ve ezgiler.
Şu anda dünyada biz Türkler bu enstrümanı en iyi çalanlarız.
( Mısırlılar, İranlılar, Yunanlar vs. çalıyorlar
Ama bizim gibi icra edemiyorlar )
Yakındır Batılı bunu da bizden çalar
Bize satar korkarım
Perdesiz Gitar Metodum
https://www.youtube.com/watch?v=hca-KJlVtJI
Eğitimlerim #1
https://www.youtube.com/watch?v=_aY9jiNWy9A
Eğitimlerim #2
https://www.youtube.com/watch?v=pvX7XS7Vw-o
Bir Örnek :
https://www.youtube.com/watch?v=d1cJPunQfgg
Aşağıya,Ahmet Çetin'in yazısını aktarıyorum
Ahmet Çetin'in yazısında
Tamamıyla gerçekler açıklanmış
Endülüs ve Gitar hakkında
Önemli ayrıntılar açıklanmış
Ancak,Endülüs Müziği olarak verdiği örnekte
Gitar ve Gitar Chord-Bas kalıplarının olmadığını
Bununda bir eksiklik olduğunu
Endülüs Müziği olarak,içinde Gitar
Ve Gitar Chord-Bas kalıplarının olduğu
Örnekleride vermesi gerektiğini belirteyim
https://www.youtube.com/watch?v=JfcafoT-MH4
ENDÜLÜS VE GİTAR
AHMET ÇETİN YILDIZOĞLU
Fatih Üniversitesi ( İstanbul ) Devlet Konservatuvarı
FORUM ALATURKABOSPHORUS İSTANBUL
Endülüs ve Gitar hakkında
Forumda yayınlanan
Bazı yazılarda gördüğüm eksiklikler dolayısıyla
Bu konuda önemli bir kaç ayrıntıyı
Sizlere özet olarak aktarmak istiyorum
Endülüs Müziği olarak bazı yerlerde yayınlanan
Müziklerin
Sefarad İspanyol Yahudi müziği olduğunu
Gerçek Endülüs Müziği ile ilgisinin olmadığını belirteyim
Endülüs Müziği nasıldır, diye soran olursa
Aşağıdaki Youtube Video kaydıyla cevap verelim
https://www.youtube.com/watch?v=JfcafoT-MH4
Konumuza,kaldığımız yerden devam edelim
Öncelikle Gitar denilen Enstrümanın
Bir İspanyol çalgısı olmadığını
Arap-Emevi çalgısı olduğunu
Endülüste o dönemde,dünyada mevcut
En büyük Konservatuvarında
Müslümanlar tarafından kurulan
Granada İslam Konservatuvarı olduğunu
Belirtelim
Batıya geçen bilim ve teknolojinin
İspanyada o dönemde kurulan
İslam medeniyetine ait olduğunu
Belirtelim
Arap Ordularının
Tarık Bin Ziyad komutasında
Afrika kıtasından,Akdenizi
Cebel boğazını geçerek
Avrupa kıtasına ulaşarak
İspanyayı fethiyle oluşturulan medeniyetin
Endülüs medeniyeti olduğunu
Aragon-Kastilya Krallıklarının birleşerek
Endülüs ve Müslümanları yok ettiğini
Hatırlatalım
Gitar kelimesi, Guitar olarak,Antik Latincedir
Gui kelimesi antik latincede, 6 Altı sayısı anlamındadır
Tar kelimesi ise bildiğimiz,Tar denilen enstrümanın adıdır
Tar kelimesinin anlamı tel'dir
Kısacası Guitar kelimesinin anlamı,Altıtel şeklindedir
Tar denilen enstrüman
Orta-Aysa Türk kökenli bir enstrümandır
Tar kelimeside, Öz Türkçe bir kelimedir
Anlamı ise öncelikle tel'dir
Ses ve tel veya klavuz ses anlamınada gelir
Farsça olduğu söylenen,bir cümle şöyledir :
" Tarumar oldu saçların " şeklindedir
Kelimelerin anlamları
Tar : Tel
Mar : Yılan
Şeklindedir
Cümlenin özetle anlamı
" Yılan gibi kıvrım kıvrım , tel tel oldu saçların " şeklindedir
Tar denilen enstrüman
Orta-Asyada,Türklerden Araplara geçmiştir
Türklerin şimdiki adıyla Taraza olan ( Kazakistan )
Eski adıyla Talas olan bölgede
Türklerin Araplarla bir araya gelerek
Çinlilere karşı savaştığı dönemde
İslamiyetin,Araplardan Türklere geçerek yayıldığı
Kuran-ı Kerim ve İslam kültürünün,Türklere geçtiği
Araplarında Türk Kültürünü tanıdığını
Türk Musiki Sistemini ve
Tar denilen enstrümanı benimsediğini
Biliyoruz
Arap Musiki Sistemi diye bir müzik sisteminin olmadığını
Arapların kullandığı müzik sisteminin
Türk Musiki Sistemi olduğunu
Bu sistem içindeki,600 makamın bir ksmının
Araplar tarafından kullanıldığını biliyoruz
Araplar dışındada bir çok ülke ve nillet bu sistemi
Kullanmaktadır
Mina notası denilen,dünyadaki ilk nota sistemide
Orta-Asya Türk sistemidir
Ebcet nota sisteminin asıl kullanılış amacı ise
Kuran-ı Kerimin usül ve makam ile okunması içindir
Amerikadan dünyaya yayılan,Rock müziğinin
Temelini oluşturan Pentatonizm ise
Orta-Asya Türk Musiki Sistemidir
Piyano,Kanun ve Santurun atası
Göktürk enstrümanı olan Yatuğan'dır
Keman ve tüm yaylı sazların atası
Okluğ denilen Orta-Asya Türk çalgısıdır
Vurmalı çalgıların atası,Darbuka ve Kös'tür
Bu iki çalgıda Türk-İslam kültürü ürünüdür
Darp : vuruş
İka : Usül ( Ölçü )
Timpani denilen enstrümanın atası
Türklerdeki Mehter Enstrümanı Kös'tür
Obua denilen enstrüman,Zurna'nın
( Orta-Asya Türklerinde Surney ) gelişmişidir
O yüzden Zurna'ya,Avrupada Türk Obuası denilir
Hint sazı olarak bilinen,Star isimli enstrümanı
Delhi Türk Sultanlığı döneminde
Türklerin geliştirdiği
Ve SİH denilen Hint kökenli milletinde
İslamiyetten etkilenerek
Hinduizim'den koptuğu
Tar denilen enstrümanın gelişmişine
Bu yüzden,Sihlerin kullandığı ( Sihtar ) Tar denildiği
bilinmektedir
Gitar denilen enstrümanın atası Tar'dır
Gitar denilen enstrüman
Endülüste,Müslümanlar tarafından geliştirilmiş olup
İspanyollara Gitar çalmasınıda
Kastanyet ve Gitar imalatını yapan,Arap-Emevi'lerin öğrettiğinide
Hatırlatalım
Tar ile Gitarı yanyana koyarak,elimize alıp incelediğimizde
Enstrümanların şekil benzerliği
Klavye ile gövde yapısı dolayısıyla
Gitar'ın Tar'ın geliştirilmiş hali olduğu
Gözlerimizle görülecektir
Endülüs medeniyeti ile ilgili
Konumuzla bağlantılı,aşağıdaki alıntı makaleyide okuyalım
Doç.Dr. Lütfi Şeyban tarafından kaleme alınmıştır
Allaha emanet olunuz,saygılarımızla
MEDENİYET BEŞİĞİ ENDÜLÜS
DOÇ.DR LÜTFİ ŞEYBAN
SAKARYA ÜNİVERSİTESİ
https://www.yenisafak.com/hayat/medeniyet-besigi-endulus-2224871
Bugünün İspanya'sı ile Portekiz'i ve de Fransa'nın Bordo-Marsilya hattının güneyini içine alan bölge İberya veya İber Yarımadası olarak anılır. Bu toprakların Müslümanlarca fethi 'ilk İslam fetihleri'nin son halkasını teşkîl eder. Artık kaybedilmiş de olsa bu bölgenin İslam tarihindeki adı Endülüs'tür.
Endülüs topraklarında ortak hayat süren toplumlar (societies in symbiosis) arasında cereyan eden doğal ilişkiler, birçok farklı ırk, dil ve dinden olan büyük topluluklar arası etkileşimleri doğurmuş ve yüzyıllarca gelişen bu sürecin sonunda Endülüs'e özgü bir sosyo-kültürel hayat tablosu ortaya çıkmıştır. İster Endülüs toprakları, isterse İspanyol devletleri içerisinde olsun, Müslüman halk ile gayrimüslim halk arasındaki karışma ve kaynaşma, hem harp hem de sulh zamanlarında meydana gelen sürekli bir olguydu. Karşılaşan iki milletten, medenî bakımdan daha üstün durumda olanın aşağı durumdakine tesir ettiği gerçeğinden hareketle, gayrimüslimlerin Müslümanlardan her bakımdan etkilenmiş olduklarını tarihi kayıtlarda görmek mümkündür.
ENDÜLÜS'ÜN ÜSTÜNLÜĞÜ
Endülüs'te bilgiye verilen değer ve erişilen yüksek eğitim seviyesi sayesinde, dinî ilimler yanında müsbet ilimlerde de pek çok bilgin yetişmişti. Ayrıca, bu bilginler Doğu İslam dünyası Maşrık'a da ilim ve ticaret maksadıyla sıkça seyâhatler yapmışlar, Doğu İslam dünyası ile Endülüs arasında sürekli işleyen bir kültür köprüsü kurmuşlar, böylelikle kendi kültürel birikimleriyle doğuluların birikimlerini mukayese etme imkânı da bulmuşlardır. Asr-ı Saadet'ten beri kazanılan toplumsal ve kültürel birikim, talebe ve âlim kişiler yoluyla Batı'ya Endülüs'e taşınmıştır.
Endülüs ve Doğu-İslam medeniyetinin gelişmişliğine karşın, aynı çağlarda Avrupa dünyası dine aykırı kabul edildiği için bilim ve sanat faaliyetlerinin yasaklandığı “Ortaçağ'ını yani “Karanlık çağ”ını yaşamaktaydı. V./XI. yüzyılda Endülüs'e ve Doğu İslam dünyasına karşı Hıristiyanların yaptıkları haçlı seferleri, kendilerinin İslam medeniyetini tanımalarına fırsat vermişti. Bundan sonradır ki, önce İspanyalılar, ardından da diğer Avrupalılar İslam medeniyetini anlama çalışmalarına başlamışlardı. Bu meyânda Arapça yazılmış bilimsel-felsefî eserlerin Latince'ye tercümesi başlamış ve bu faaliyetin merkezleri Sicilya ve daha çok Endülüs olmuştur.
MÜDECCENLERİN VARLIĞI
Endülüs topraklarında İslam hâkimiyeti altında yaşayan Hıristiyanlar ile Yahudiler, İber Yarımadası'nın siyasî, sosyal ve kültürel alanlarında aktif rol oynamışlardır. Müslüman ve gayrimüslim toplumlar arasındaki önemli etkileşim kanalları Yahudiler, Müsta'ribler, Müdeccenler, karşılıklı evlilikler, köle ticareti, süre giden savaşlar, siyasî sığınma ve Mürtezika birlikleridir. Özellikle hem Müslümanların hem de Hıristiyanların dilini bilen Yahudiler, serbestçe dolaşım imkanına sahip olarak Hıristiyan Avrupa topluluklarının Müslümanlar ile etkileşiminde büyük rol oynamışlar, İslam medeniyeti öğelerinin İspanyollar'a ve Avrupa'ya naklinde etkili olmuşlardır. Bu yolla Endülüs'te kullanılan idarî ve askerî teşkîlât usul ve kânunları yanında, tarımsal teknikler ve ürünler ile ticaret ve bilimsel etkiler de İberya ve Avrupa toplumuna intikal etmiştir.
Endülüs-İslam kültürünün Avrupalılara intikalinde önemli bir topluluk Müdeccenler'dir (mudejar). Hıristiyanların eline geçen İslam topraklarında kalan bu Müslümanlar içinde zanâatkârlar ve kültür erbâbı krallar tarafından özellikle muhâfaza edilmiş, Reconquista hareketiyle yeniden doğan İspanya'nın iktisadî menfaati için kollanmışlardır. Bunlar sayesinde Müslümanların geliştirdikleri her alandaki bilimsel, kültürel ve teknik gelişmeler kuzeydeki Hıristıyan halklarına, oradan da Avrupa toplumlarına intikâl etmiştir. Müdeccenler asırlar içinde hemen bütün Avrupa toplumlarına hatta Amerika'ya dahi göç edip yerleşmişler ve kendi kültürel damgasını sadece İberya'ya değil, Avrupa ve Amerika topraklara da vurmuşlardır. Mudejar sanatı ve mimarisi bunun en bariz örneklerindendir.
BATI FELSEFESİNE DERİN ETKİ
V./XI. yüzyıldan itibaren Endülüs'ü ele geçirmeye başlayan İspanyollar, Endülüs medeniyetine hayranlıkları sebebiyle Arapça öğrenimini ve Arapça eserlerin Latince'ye tercümesini teşvik etmeye başlamışlardır. Müslüman filozofların din ile aklı uzlaştırma yönündeki fikirleri, Ortaçağ Avrupa'sında büyük yankı uyandırmış ve bir düşünce inkılabına neden olmuştu. Bu meyânda İbn Rüşd Avrupa'da kendisine en çok itibar edilen filozof hâline gelmiş, eserleri Paris ve diğer akademilerde XVI. yüzyıl sonuna kadar temel kitap olarak okutulmuştur. İbn Rüşd'ü takip eden Endülüslü filozof Yahudi Musâ b. Meymun, Yahudi ve Hıristiyan teoloji çevrelerine tesir etmişti. İbn Meymun ve İbn Bâce'den etkilenenler arasında Albert Magnus, Duns Scottus, Spinoza ve Immanual Kant, Kastilya-Leon Kralı X.Alfonso (el Sabio, 1252-1284), Dante ve Bacon gibi düşünürler vardır.
Tıp sahasında yapılan tercümeler sayesinde VI./XII. yüzyıla kadar Avrupa'ya hâkim olan 'hastalıkların insanın içine giren Şeytan'dan kaynaklandığı, bundan kurtulmak için de bir rahibin duâ ederek onu kovması gerektiği' şeklindeki anlayış, yerini modern temelli tedâvi usullerine bırakmıştı. Bugün Avrupa'da kullanılan Arap rakamları, Romen rakamlarının yerini almış, matematik ve astronomi alanındaki 'algebra' (el-cebr), 'betelgeuse' (beytü'l-cevze) ve 'cenit' (es-semt) terimleri, Müslümanlardan alınmıştır. XI.yüzyılda Zerkâlî'nin Tuleytula'da kurmuş olduğu rasathânenin çalışmaları da Avrupa'ya tesir etmiştir. Avrupa'da halkın doğu dünyası hakkındaki bilgilerinin kaynağı ise, Müslüman coğrafyacı ve seyyâhların eserlerine dayanmaktadır. Edebiyat alanında Avrupa'da 'fabl' türünün ortaya çıkışı, Endülüs'e has 'zecel' ve 'müveşşah' türündeki şiirlerin etkisiyle Kastilya halk şiirinde yılbaşı ilâhîlerinde kullanılan 'villancico' türünün doğması ve VI./XII. yüzyıl Fransa halk şâirlerinin 'troubadour baladları'nda zecel türünü örnek almaları gibi misaller Müslümanların etkilerini ispatlar niteliktedir. Ortaçağlarda Aragon ve Kastilya saraylarında Müslüman müzisyenler tarafından icrâ edilen musikinin etkilerini, bugünkü İspanyol müziğinde de bulmak mümkündür. Ayrıca, müzikte nota usulü kullanımının Endülüslü müzisyenlerin V./XI. yüzyıldan öncelerine dayanan bir buluşları olduğu ve batıya onlardan aktarıldığı da bilinmektedir.
BİR ARADA YAŞAMA SANATININ NUMUNESİ
Çalışmalarımız sonucu tespit ettiğimiz üç bine yakın kelime göstermektedir ki, Endülüs kültürü özellikle tarım, ticaret, şehirleşme, bilim ve sanat alanlarında çağdaşlarına nisbetle bâriz bir üstünlüğe sahip olmuştur. İberya'da görece çok ilkel şartlarda yaşayan toplulukları ve onların tarihî uzantısı olan Franklar ile diğer Avrupa halklarını derinden etkilemiştir. Asırlarca süren bu etkileme süreci içinde, Endülüs-İslam medeniyetinin taşıyıcısı rolünü oynayan Arapça'dan, fakat özellikle ve büyük oranda Endülüs kültür havzasından diğer Avrupa dillerine her alanda sayısız kelime ve kavram geçmiştir. Bu kelime ve kavramlar, çağdaş Batı uygarlığının beslendiği ana alana işaret eden önemli delillerden yalnızca birisidir. Dolayısıyla bu kelimeler bize Ortaçağ'da Müslümanların eriştiği yüksek medeniyetin resmini de tasvir etmektedir.
Bugün artık hem doğu hem de batı bilim dünyasında genellikle kabul edilmektedir ki, Endülüs ve İslam dünyasında insana hizmet amacıyla geliştirilen bilim, teknik ve âletler çağdaş Batı uygarlığının temelinde mevcut olan uygarlık mirasının en önemli parçasını teşkil etmektedir.
Bir dinî hoşgörü, bilim, kültür ve medeniyet üzerine kurulmuş sekiz yüzyıllık bir tarih olan Endülüs, kendine has coğrafî, siyasî, askerî, toplumsal, kültürel ve medenî özellikleriyle, birbirine karşı saygı ve hoşgörü çerçevesinde birarada yaşama sanatının “ideal numunesi”ni sunmuştur
https://www.youtube.com/watch?v=JfcafoT-MH4
https://arap-kolay.blogspot.com/2017/08/endulus-fethi.html
https://www.youtube.com/watch?v=S9IyksyZqVM&index=18&list=PL-5QaYKx8CM0peiGzIAVK8xwCZ-TaRRAQ
MÜZİK VE ELEKTRONİK - SESLENDİRME SİSTEMLERİ
TANJU YUSUF ALKINOĞULLARI
Peaks Powers Müzik Elektronik Sistemleri Tic. Taksim / İSTANBUL
FORUM EMPEDANSMÜZİK İSTANBUL 2017
Empedans Müzik Forumda
Müzik ve Elektronik ilişkisi ve
Seslendirme sistemleri ile ilgili
Bir yazı paylaşmıştım
Tekrar yayınlamam için yollanılan
Mesajların yoğunluğu dolayısıyla
Aynı yazıyı yeniden paylaşıyorum
Aşağıdaki Tabloda Otomobil,Ev ve Tiyatro ( Konser Salonu )
İçin Seslendirme Watt - Omaj listeleri yayınlamıştık
Yazımız farklı konularla devam ediyor,okuyunuz
AMPER WATT DENGE ORANLARI
AUTO HAUSE THEATRE OMAJ POWER
Auto : 4 Ohm - 2 Ohm
Hause : 8 Ohm - 16 Ohm
Theatre : 8 Ohm - 4 Ohm - 16 Ohm
AMPLİFİKATÖR HOPARLÖR BAĞLANTI ŞEMASI
AMPLİFİKATÖR HOPARLÖR BAĞLANTI DENGESİ
Amplifikatör Hoparlör bağlantılarında,denge kurmak için
Ohm parametresi,Watt konusundan çok daha önemlidir
Müzik ve seslendirme sistemlerinde,genel olarak
Amplifikatöre ,Hoparlör monte edileceği zaman
Öncelikle,Amplifikatörün Watt gücü ön plana çıkmaktadır
Daha sonra da Ohm katsayısına bakılmaktadır
Hoparlörlerin Seri-Paralel bağlantılarında,Ohm dengesi kontrol edilir
Amplifikatörün,Maksimum Watt gücünden Min % 25
Max % 100 Watt gücünde üretilmiş,Hoparlör monte edilebilir
Ancak,seslendirmeye başlanılmadan önce,temel kural şudur :
Elektronik bazda,hesaplamalar doğru yapılmalıdır
Yani Hoparlörlerin Seri veya Paralel bağlantılarına ait
Amplifikatör Watt'ı ile uyumlu,Omaj hesaplamaları düzgün yapılmalıdır
Ohm değeri düştükçe Watt değeri artış gösterir
Seri Bağlantı 8 Ohm + 8 Ohm = 16 Ohm
Paralel Bağlantı 8 Ohm + 8 Ohm = 4 Ohm
Bu hesaplamaya göre,bağlantı yapılıp yapılmadığı kontrol edilmeli
Ton Master Volüme,Potansiyometrik ayarlamalar
% 50 kuralına göre yapılmalı ( Naturel,doğal ses elde edilmesi için )
Protective Electronic Circuit devresi olup olmadığı,kontrol edilmelidir
AMPLİFİKATÖR HOPARLÖR SPL HESAP TABLOSU
https://geoffthegreygeek.com/calculator-amp-speaker-spl/
Bir amplifikatörün teorik güç gereksinimini hesaplamak için
4 değeri bilmeniz gerekir:
1 - Hoparlörden uzaklık
Bu normalde hoparlörden odadaki son koltuk sırasına kadar olan mesafedir. Ayak veya metre cinsinden yazın (metre, ayaklardan hesaplanır - ayak kullanılırsa). Bu mesafeden bu mesafe üzerindeki Ses Basıncı Seviyesi (SPL) kaybı hesaplanır.
2 - SPL gerekli
Bu, sesin belirtilen mesafede olmasını istediğiniz kadar gürültülüdür. Bazı genel seviyeler:
- Sadece konuşma için 70-80dB
- Hafif müzik için 80-95dB
- Ağır müzik için 95-110dB
3 - Hoparlör hassasiyeti
Bu, ana (insan) hoparlörün ne kadar hassas olduğunun bir göstergesi değil, bunun yerine hoparlörün hassasiyetinin bir ölçüsüdür. Hoparlörün teknik özelliklerinde mevcut olmalıdır. Normalde hoparlörün 1 watt gücü ile hoparlörün önünde 1 metre ölçülen SPL olarak belirtilir. Bu nedenle şartname şöyle bir şey okuyacaktır:
Hassasiyet (1W / 1m) = 91dB
4 - Amplifikatör başlığı
Bu, amplifikatörün bozulma olmadan doruklarla başa çıkabilmesi için bir ödenek. Her bir 3dB ödeneği için güç gereksiniminin iki katına çıktığını unutmayın
AMPLİFİKATÖR SPEAKER SPL CALCULATOR
Hesaplama, duvarlardan, tavandan ve / veya zeminlerden hiçbir yansımanın olmadığı “açık hava” içindir. Yansımalar mevcut olduğunda, SPL kayıpları 6 dB'ye kadar azaltılabilir.
Bilmeleri gerekenler için, bu hesaplamalar için kullanılan formüller
ve
POTANSİYOMETRİK NATUREL VOİCE AYAR TABLOSU
Amplifikatörlerde,sürgülü veya çevirmesel daire tipi
Volüme Potansiyometreleri kullanılmaktadır
Ana kural şudur :
%0-10 İzole edilen veya havada iletim sırasında yok olan ses
%11-50 Naturel-Doğal Ses
%51-70 Mekanik Ses
%71-90 Dıstortıon Ses
%91-100 Gürültü
Amerikan BostonRock Plus Stereo ( iki çıkışlı ) 2 x 400 Watt
Nominal 800 Watt Two Output Power
Max 1200 Watt Power etiketi mevcut
One Output Power Nominal 400 Watt,olarak etiketlenmiş
( tek çıkıştaki güç 400 Watt )
İki çıkıştaki Toplam Güç 800 Watt
İki adet soğutma fanı ve iki sigorta devresi mevcut
Amplifikatörde,Protective Electronic Circuit mevcut
Hoparlör Watt'ı,Amplifikatörün Nominal One Output Watt'ının ( 400 Watt )
Min %25 - Max % 100 fazlası olabilir
Ancak,önemli olan ilk etapta Seri-Paralel bağlantı şekilleri
Ohm hesaplamaları ve Potansiyometrik denge oranlarıdır
Ayrıca,Sound Stabilizer Electronic Protection Circuit
Ve 2 adet fanlı soğutucu,mutlaka olması gerekmektedir
8 Ohm 400 Watt 1. çıkışa ve 8 Ohm 400 Watt 2. çıkışa
Paralel bağlanarak,Min % 25 - Max % 50 Potansiyometrik oranla
2 adet hoparlörle yapılan seslendirme,en sağlıklısıdır
Potans ayar kapasitesi 400 Watt olduğu için
% 75 potans hacmi rahatlıkla kullanılabilir
Ancak,Naturel Voice ses için,% 50 potans ayarı gerekir
400 Watt %25 ( 100 Watt ) Total 500 Watt
Potans Min % 25 - Max % 50
Çift çıkışlı Amplifikatörün 1. çıkışına 500 Watt Hoparlör Paralel
2. çıkışına 500 Watt Hoparlörü paralel bağlantı yaparak
2 adet hoparlörle seslendirme yapılabilir
Potans hacmi Max % 75
400 Watt %50 ( 200 Watt ) Total 600 Watt
Potans Min % 25 - Max % 50
2 adet 600 Watt Hoparlör ile
Her iki çıkışa birer hoparlör paralel bağlanarak
Potans Max % 50 ile seslendirme yapılabilir
Potans hacmi Max % 50
2 adet 400 Watt - 2 Adet 200 Watt ile toplam 4 adet hoparlör ile
1.çıkışa 400 Watt hoparlör ve hoparlörden diğer 400 Watt hoparlöre
Seri olarak bağlanabilir,% 50 Potans oranı gerekir
2. çıkışa 200 Watt hoparlör ve hoparlörden diğer 200 Watt hoparlöre
Seri olarak bağlanabilir,% 50 Potans oranı gerekir
4 adet hoparlör ile seslendirme yapılabilir
400 Watt %75 ( 300 Watt ) Total 700 Watt Potans Max % 50
2 adet 700 Watt Hoparlör ile her iki çıkışa birer hoparlör paralel bağlayarak
Potans Max % 50 ile seslendirme yapılabilir
2 adet 400 Watt - 2 adet 300 Watt toplam 4 adet hoparlör ile
1.çıkışa 400 Watt hoparlör ve hoparlörden diğer 400 Watt hoparlöre
Seri olarak bağlanabilir,%50 Potans oran ayarı gerekir
2.çıkışa 300 Watt hoparlör ve hoparlörden diğer 300 Watt hoparlöre
Seri olarak bağlanabilir,% 50 Potans oran ayarı gerekir
4 adet hoparlör ile seslendirme yapılabilir
400 Watt %100 ( 400 Watt ) Total 800 Watt Potans Max % 50
Bağlantı şeklinden önce
bu oranların uygulanabilmesi için
Kuralımızı bir kez daha tekrarlayalım
Amplifikatör'de ( Sound Stabilizer Protection Circuit )
Ses sabitleyici koruma devresinin olması gerekir
Ayrıca Seri-Paralel bağlantı şekillerinin ve
Ohm hesaplamalarının doğru yapılması
Ve Potansiyometrik denge oranlarına uyulması gerekmektedir
Amplifikatöre,elimizdeki 400 Watt 4 adet hoparlörü monte etmek için
Her iki çıkışa önce ( Paralel ) 400 Watt hoparlör takılıyor
Çıkışa takılan hoparlörden,hoparlöre ( Seri ) 400 Watt Hoparlör takılıyor
1. Output 8 Ohm 400 Watt + 8 Ohm 400 Watt ( Seri ) = 4 Ohm 600 Watt
2. Output 8 Ohm 400 Watt + 8 Ohm 400 Watt ( Seri ) = 4 Ohm 600 Watt
Amplifikatör Power 800 Watt,Hoparlör gücü 1200 Watt oluyor
Kısacası 400 Watt Güç,Seri bağlantıda %25 azalarak 300 Watt oluyor
300 m2 kapalı alan,1 m2 =1.5 Watt oranı ile seslendirme yapılıyor
1 m2 Alan için Min 1 Watt - Max 1.5 Watt
300 m2 x 1.5 Watt / 1 = 450 Watt
Kanal ve Ana Master Volume,Potansiyometrik Balans Kuralı
Min % 30 - Max % 50 oranıdır
Volüm Potansiyometrik oran olarak % 40 oranı kullanılıyor
Volüm potansiyometreleri
Dolayısıyla 1200 Watt Hoparlör ses iletimini,% 40 olarak dengeliyor
480 Watt Net ses değerine düşürüyor
Seslendirmelerde çok yüksek kapasiteli ses istenirse eğer
1 m2 = Min 2 Watt - Max 2,5 Watt oranı ile seslendirme yapılıyor
Disko tarzı bu tür bir seslendirmede,çok iyi bir ses izolasyonu yapılması Hoparlörlerin ve sesin direkt insanlar ile temasının olmaması
Kulak hizasında bulunmaması ve gizli sistemle montajı gerekiyor
Çok iyi bir filtreleme ile Stüdyo tarzı bir yapıya büründürülmesi gerekiyor
Bu tür bir seslendirmede,300 m2 alan için
İki adet BostonRock Power Amplifikatör,bir araya getirilip,entegre edilip
Ve buna göre,farklı bir hoparlör bağlantı sistemi gerekiyor
Yukarıda izah ettiğimiz
Seslendirme Watt-M2 oranları Kapalı alanlar içindir
Açık havada ise 1 m2 = Min 5 Watt - Max 10 Watt kuralı geçerlidir
HOPARLÖR KABİN BAS ORANTI TABLOSU
Etiketi 8 Ohm Total 200 Watt Hoparlör Kabini
Kurallara uygun olan,Hoparlör montaj Watt oranları
Bas % 55 110 Watt
Medıum % 40 80 Watt
Tweeter % 5 10 Watt
MIXER BAS ORANTI TABLOSU
Bas Mın % 25 - Max % 35
Treble Mın % 50 - Max % 65
Volume Mın % 30 - Max % 50
AUTO AMPLİFİER HOPARLÖR DENGESİ
https://www.kontrolkalemi.com/forum/konu/oto-anfisi-g%C3%BC%C3%A7-hesaplama.111709/
Auto Amplifikatörüne bağlanabilecek maximum hoparlör watt' ı nasıl hesaplanır
Örneğin 1000 wat maximum 400 watt nominal değerli anfiye kaç watt lık hoparlör bağlanabilir.
1000 watt amfinin müzik gücünü ( net olamayan sanal bir çıkış gücünü )
400 watt'lık nominal değeri ise RMS
( Gerçek amfi çıkış gücünü ) temsil ediyor.Hoparlör seçimini mutlaka 400 watt.'lık amfi RMS gücüne göre seçmelisiniz.400 watt.'dan küçük hoparlör
( Watt ) güçlerinde,bu hoparlör konilerinin amfi kullanılırken çok yüksek volümlerinde kolayca yırtılma,patlama
Konideki lehim yerlerinden ayrılıp kopması ve deformasyona uğraması riski daha yüksektir.
400 watt'lık yerine 500 watt
600 watt veya 700 watt'lık hoparlör'ler de uygun olarak yine bağlanabilir.
Ancak 400 watt.'dan daha düşük watt.'lı hoparlör güçleri seçilirse
Bu hoparlörler zarar görür .
Amplifikatör çıkışlarını zorlayabilir .
Bu nedenle " amfi çıkış gücü ( watt ) / hoparlör watt gücünü " hesaplayıp seçerken yalnızca bu inceliğe çok dikkat edin.
Hop.arlör gücü seçimi de ayni şekildedir.
Örneğin aşağıdaki bir Oto hoparlöründe müzik gücü 60 watt ( Büyük rakam ) Nominal gücü 20 watt.( Küçük rakam ) yazıyorsa eğer
Bu hoparlörleri 4 x 25 = 100 watt.'lık RMS değerli bir oto teybinde
Bir araca bağlarken, bu 20 watt.'ı esas değer ( RMS değeri ) olarak ele alıp
20+5 watt'lık ilave hoparlörleri
( Twitter gibi,başka küçük çaplı 5 watt.lık RMS değerli başka hoparlörler ) Paralelde bu 4 çıkıştan ( kanaldan ) her birine bağlayarak
Her kanal başına toplamda en az 25 watt.'da çalıştırmanız en güvenlisi olacaktır.
JAMO HOPARLÖR HAUSE SES SİSTEMİ
https://forum.donanimhaber.com/dusuk-watt-amfi-yuksek-watt-hoparlor--94002230
Ev ortamında kullanılan
Hoparlör Jamo 628
http://www.voxxintlcorp.com/docs/common/S628HCS/S628HCS_CUT_SH.pdf
Duyarlılık 90 dB, power handling 150/240 watt uzun ve kısa güç için
Hesaplamalar ortalama ve yaklaşık değerleri kapsıyor
Tek hoparlör ( Mono ) düşünülerek bir tablo düzeni mevcut
WATT DESİBEL POWER TABLOSU
ONE SPEAKER
1 watt amfi _> 90 dB
40 watt amfi _> 106 dB
60 watt amfi _> 107.7 dB
100 watt amfi _> 110 dB
150 watt amfi _> 111.8 dB
240 watt amfi _> 113.8 dB ( jamo 628'in limiti )
2000 watt amfi _> 123 dB
60 watt amfi yerine 240 watt amfi bağlayınca
Hissedilen ses şiddeti 1.5 kat artar.
Ev ortamında bu kadar yüksek ses dB kullanılması gerekli değil
DESİBEL HESAP TABLOSU
http://myhometheater.homestead.com/splcalculator.html
DESİBEL YÜKSEK VOİCE TABLOSU
http://www.sengpielaudio.com/calculator-levelchange.htm
10 dB fark 2 kat algılanan ses şiddeti oluyor.
Hoparlör üreticisi, hoparlörün spec.lerini belirtirken
Nominal gücü, maksimum gücü ve " Recommended Amplifier Power "
( Tavsiye edilen Amplifikatör Gücü ) verirler.
Örneğin bir hoparlör
Nominal : 100 watt
Peak :200 watt
Recommended Amplifier Power: 30-90 watt şeklinde olabilir
Desibel db değeri ise ses şiddeti veya basıncı diyebiliriz
1 watt ile son seste alacağınız değer değildir
Örneğin 90 db hassasiyete sahip olan hoparlör diyelim
Bu hoparlör 1 watt güç ile 1 metrede 90 db ses basıncı üretir
Master Volume
Potansiyometre % 70 Kapasiteden sonra
Dıstortıonlu ses üretir
PEAK POWER DENGESİ
RMS : Gerçek Güç - Minimum Güç
Yane 550 RMS' 1200 Peak'lik,bir Subwoofer'in var
Bu Subwoofer 550 Watt Gücünde oluyor.1200 Watt ise Anlık ( Peak ) Max. Güç
Eğer sürekli Max. güçte kullanırsan
Subwoofer zarar görebilir
Peak : Anlık Max.Güç demektir
Ancak önce peak ve peak to peak hesaplarını tam anlamamız lazım.
10 V luk RMS çıkış voltajımız olsun (Amplifikatör için)
2 A Lik RMS çıkış akımımız olsun. (I)
Power = VXI formulü ile
10X2=20 Watt RMS Power. Yani etkin güç. Tabiri caiz ise gerçek güç.
10 Vluk RMS voltajımızın peak değerini bulalım.
10V/0.707=14.14 Volt peak değeri.
14.14Vp*2=28.28 Volt peak to peak olacaktır
Verilen akım katsayısının da peak değeri artacağı için 2/0707=2.82 Amper peak akımıdır.
Burada dikkat edilmesi gereken akımın artışında peak değerinden ziyade
LOAD yani hoparlör empedansı sözkonusu olacaktır.
Bu yüzden Akımı direk hesaplamak yerine yük direnci
( HOPARLÖR ) üzerindeki güç katsayısını hesaplamamız daha mantıklıdır.
28V/4ohm= 7 Amper peak akım akacaktır.
Bu durumda peak to peak güç hesabı yaparsak
28V*7A=196 Watt edecektir.
Demek oluyor ki RMS değeri sadece 20 W olan bir amplifikatörün
Peak to peak hesabını yaptığımızda 196 W civarı bir güç buluyoruz.
Peak to peak olarak verilmiş bir gücü ise şöyle buluruz.
300 Wpp/2 x 0.707 COSq= RMS güç 106 Watt
Kabaca hesaplanmış gerçek güç.
Yine de bilinmelidir ki güç katsayısı logaritmik bir değer olduğu için
Her zaman aynı mantık ile yola çıkmak yanılgıya sebep olacaktır.
Gerçek gücün en iyi hesabı
Bir amplifikatörün çıkış voltajı ve yük direnci ile doğru olarak hesaplanabilir.
Tabiiki bu yük altında verebileceği max akım da önem taşımaktadır.
HAUSE SES SİSTEMİ
https://www.teknomani.com/2014/08/kac-watt-ses-kuvvetlendiriciler-ve.html
Evinize bir ses sistemi ya da sinema sistemi alırken bir "uzmana" danıştığınızda 100 Watt, 200 Watt, 500 Watt gibi abartılı rakamlar duymanız şaşırtıcı değildir. Peki bu abartılı rakamlar ne kadar doğru
Aslında öncelikle kavramları doğru tanımlamak lazım. Bazı ses sistemlerinde 1000 W, 2000 W gibi inanılması zor çıkış güçleri görebilirsiniz. Bu abartılı güçleri dev puntolarla yazdıktan sonra minicik bir "PMPO"yu zar zor seçebileceğiniz bir yere eklerler. PMPO (Peak Music Power Output), sistemin anlık olarak verebileceği gücü gösterir ama, onun da bir standardı yoktur. 1000 W'lık gücü saniyenin hangi kesirinde verebildiği, bu gücü verirken sesteki bozulmanın (Distorsiyon) %10'a kadar çıktığı gibi,gereksiz ayrıntıları hiçbir yerde bulamazsınız.
Ses sistemlerinde gerçek performansı gösteren değer, sürekli ortalama değer şeklinde çevrilebilecek "Continuous Average Power" değeridir. Bu değer, alternatif akımın gerçek gücünü gösteren RMS (Root Mean Square) değerinden elde edilir ama RMS olarak verilen değerlerin de bir anlamı yoktur. RMS güç, RMS Watts vb. gibi güç tanımlamaları yanıltıcıdır, çünkü bunlar da sürekli ortalama değerden yaklaşık %22 yüksektir (sinüs dalgası için).
Tüm bu pazarlama numaralarını açıkladıktan sonra, aşağıda belirttiğim değerlerin sürekli ortalama değer (Continuous Average Power) olduğunu ve yükseltici gücünü kastettiğimi belirterek, asıl konuya geçebilirim.
Öncelikle aşağıdaki tabloya göz atmanızı öneriyorum
DESİBEL WATT ORANTI TABLOSU
Tablonun gösterdigi gibi, yumuşak bir müzik 60 dB'lik bir seviyede çalar ve bir
stereo kuvvetlendiricinin bunu sağlamasi için sadece 2 x 0.003 W vermesi yeter. Normal seviyedeki müzik sadece 2 x 0.3 Watt'a gerek duyar. Sesli müzik için 2 x 3 Watt yeterlidir. Bir senfoni orkestrasi bile 95 dB'den daha fazla ses üretmez ki, bu ses basıncı bir oturma odasında 10 Watt'lik bir kuvvetlendiriciyle tekrar üretilebilir.
O zaman niye kuvvetlendiricimiz 10 Watt'tan fazla olsun? Fazla güç, müzikteki ani çıkışları (transient) üretmek için gereklidir. Bu ani çıkışlar, normal müziğin üzerine yaklaşık 10 dB'lik tepeler oluştururlar. Yani 90 dB'lik bir seste müzik dinlemek istiyorsanız bu tepe noktaları yaklaşık 100 dB'de olacak ve size 2 x 30 Watt'lık bir kuvvetlendirici gerekecektir (bakınız tablo).
2 x 30 Watt her zaman yeterli midir
Bunun cevabını vermek için 3 önemli faktör vardır :
* İstenen ses basıncı
* Oda boyutları
* Hoparlör çıkış verimi
Ses basıncı ile başlayalım. Tabloda görüldüğü gibi ses basıncı ile kuvvetlendirici gücü arasında logaritmik bir bağlantı var. Ses seviyesinde sadece 3 dB'lik bir artış sağlayabilmek için (ki bu kulakla zar zor fark edilir), kuvvetlendirici gücü 2 katına çıkarılmalıdır. 5 dB'lik daha duyulabilir bir artış için güç 3 katına çıkmalıdır. 100 dB yerine 105 dB'lik bir ses basıncı için kuvvetlendirici gücü 2 x 30 Watt'tan 2 x 100 Watt'a çıkar. 1-2 dB'lik değişiklik hemen hemen hiç farkedilmez. Bu yüzden örneğin 2 x 30 Watt bir kuvvetlendirici ile 2 x 40 Watt'lık arasında hemen hemen hiç fark yoktur. Burada hoparlörlerinizin sınırları da önemli. Birçok iyi hoparlör, sesi bozmadan 100 dB'in üzerine çıkamaz.
Oda boyutları da güç gereksinimini etkiler. Kesin değerler hesaplamak zordur, çünkü odanın akustiği ve içindeki eşyalar da önemlidir. Tabii ki mantıksal olarak, büyük odalar daha fazla güç gerektirir.
Son olarak da hoparlörler. Aslında en önemli nokta budur. Yukarıda verdiğim tablo, 86-87 dB çıkışlı ortalama bir hoparlör çifti ve yankısız bir oda kullanarak hesaplanmıştır. Burada görülebileceği gibi, 90 dB'lik bir ses basıncı için 3 Watt yeterli olmaktadır. Daha verimli, örneğin 90 dB çıkışlı bir hoparlörünüz varsa, gereken güç yarıya iner. Örneğin 100 dB elde etmek için 2 x 30 Watt yerine 2 x 15 Watt yeterli olur. Yine daha verimli (90 dB) hoparlörler ile 2 x 60 Watt güç ile 106 dB seviyesi elde edilebilir. Hoparlörünüzün çıkışı 93 dB ise, 100 dB ses basıncı için 2 x 7.5 Watt yeterlidir. Daha da verimli (ve pahalı) hoparlörler bulunabilir. Bu durumda 2 x 5 Watt bile 100 dB için yeter.
Özetle, kuvvetlendirici gücü oldukça görecelidir. Hoparlör verimine bağlı olarak, çok az bir kuvvetlendirici gücü ile insanları sağır bile edebilirsiniz. Diğer taraftan, verimsiz, sadece 81-82 dB çıkışlı bir hoparlör ile 2 x 60 Watt bile fazla ses çıkarmayabilir.
30 M2 SALON bass lar tizler vs. 150 watt rms li bir sistem 60 larda kendini bozuyorsa
70 watt lık bir sistemde son seste iyiyse 70 olan daha iyidir
AMPLİFİKATÖR HOPARLÖR BAĞLANTI SİSTEMLERİ
http://320volt.com/paralel-seri-hoparlor-baglanti-hesaplama/
Evde kullandığımız ses sistemleri veya oto ses sistemlerinde bazen hoparlörlerin paralel, seri bağlanması gerekiyor bazende bu tip bağlantı şekilleri zorunlu oluyor. Excel ile hazırlanan Hoparlör seri, paralel bağlantı hesaplama aracı Anfi gücü hoparlör omajı, bağlantı şekline göre toplam omaj, tükettiği gücü gösteriyor.